Yeni “Star Wars” Çizgiromanı Yeni Maceraları Beraberinde Getiriyor

yazar:

kategori:

Yaklaşık otuz yıl önce, Marvel Comics’ten çıkan Star Wars çizgiromanları Luke Skywalker, Han Solo ve Leia Organa’nın Ölüm Yıldızı’nın Asi İttifakı tarafından yok edilmesinden sonra devam eden maceralarını anlatıyordu. Günümüzde Marvel Comics bunu yapmaya devam ediyor fakat değişen çok şey var.

Eski Star Wars çizgiromanlarında meydana gelen olaylar alternatif bir evrende yaşanıyor gibiydi, karakterler filmdeki ile aynı fakat her ay ortaya çıkan farklı yaratık türleri sebebiyle maceralar daha da ilginçleşiyordu. O çizgiromanlar yaratıldığı zaman, George Lucas’ın kendisi ve filmin yapım ekibi dahi İmparatorluk ve Jedi oluşumlarının son halinin neye benzeyeceğini bilmiyorlardı. Marvel’daki yaratıcı ekibin önünde hayal güçlerinin doldurabileceği, ışık yıllarını kapsayacak kadar boş tuval vardı ve onlar da aynen bunu yaptılar. Jabba the Hutt filmlerde gözükmeden önce klasik Marvel çizgiromanlarında böyle gözüküyordu:

Pop kültür anlayışı o zamandan günümüze tamamen değişti. Tonlarca Star Wars hikayesi ve ürünü, Bölüm IV’ten sonraki onlarca yılı doldurdu. Bazıları Lucasfilm’in takdirini aldı fakat onlar dahi birkaç yıl önce Disney’in Lucasfilm’i satın almasının ardından Güç ile bir oldu. Tüm bunlar meydana gelirken Skywalker odaklı kurgusal evrenin her bir verisi sorgulandı ve yıllarca tartışıldı. Bölüm VII’nin ufukta gözüküp heyecanı artırması ile yeni Star Wars çizgiromanları dönemi de öncekinden daha zorlu ve düşmancıl bir ortama girdi.

Çizgi Düşler Yayıncılık katkılarıyla Türkçe olarak raflarda yer alan Star Wars çizgiroman serisi, Han Solo, Luke Skywalker ve Leia Organa’nın gezegen boyutunda silahlar üreten bir fabrikayı keşfedip onu yok etmek üzere harekete geçmeleri ile başlıyor. Çizgiroman, film veya dizilerle bağlantılı olan benzerlerinin yaptığı şeyi yapıyor: takipçilerin zaten bilip sevdiği büyük olay veya karakterlerin etrafına aksiyonu yerleştiriyor. Filmlerdeki hikayeleri baştan anlatan çizgiromanlar haricindeki önceki Star Wars çizgiromanları da aynı şeyi yapmıştı. Bu serinin başlıca farkı ise kaynak materyalinin enerjisini akılcı bir biçimde kullanması. Bazı duygusal destek öğeleri bunda aktif rol oynuyor: Luke yeni edindiği yetenekleri hissedip Jedi olma çağrısını daha ciddiye alıyor, İmparatorluk’un kötülüğünün bireysel hayatları nasıl etkilediği gösteriliyor ve Han’ın bencilliği ile Asi’lere yardım etme hissinin çatışması anlatılıyor.

Serinin başlarında uzay operası ile yumrukların konuştuğu aksiyonun uyumlu bir dengesi var, bunun yanı sıra karakter odaklı anların anlatılması için de nefes almaya müsaade ediyor. Han ve Leia hararetli bir konuşma yaptıklarında bu okuyuculara anında tanıdık geliyor. Luke kendine aşırı güvenen yeni yetme bir Jedi gibi davrandığında hayranlar bunu algılıyor. Yazar Jason Aaron’ın diyalog yazma konusundaki yeteneği dikkat çekiyor; hem sert hem tutkulu bir Leia, başınabuyrukluk ile kahramanlık arasında gidip gelen Han, intikam için yanıp tutuşan bir Luke görüyoruz. Çizer John Cassaday’in elinde karakterlerin yüzlerinin hayata geldiğini görüyoruz.

Eski Marvel çizgiromanlarının hiç değinmemiş olduğu, henüz yaşanmamış veya değinmek için halen çok erken olan bazı konular var, “neden Asi İttifakı ve İmparatorluk liderleri Bölüm V öncesindeki gibi karşı karşıya gelmediler?” gibi. Bu seriyi okurken bu gibi detaylara takılmadığınızı farkedeceksiniz.


Yorumlar

Konuyla ilgili görüşünüz nedir?

error: İçeriği kullanma izni için bizimle temasa geçin.