İlk üç Star Wars filminde, Darth Vader oldukça korkutucu ve etkileyici bir başkötü karakter olarak karşımıza çıkıyordu. Sonraki üç Star Wars filmi ise Anakin Skywalker’ı duygusal anlamda dengesi olmayan bir trajedi figürü olarak sundu. Çizgi Düşler‘den Mayıs ayında çıkan yeni Darth Vader çizgiromanı ise her iki yorumlamayı ve fazlasını okuyuculara sunuyor, nesillerdir tanınan bu kötü adamı biraz daha karmaşık bir hale getiriyor.
Disney döneminde ve Marvel çatısı altında çıkan Darth Vader, yeni Star Wars çizgiromanları dalgasının başlıca parçalarından biri. Kieron Gillen ve Salvador Larocca’nın eseri olan çizgiroman, daha en başından itibaren uzlaşılmaz bir hava taşıyor. Kötülere odaklanan hikayeler genelde okuyucuları soğutan tuzaklara sahiptir. Bunlardan biri, okuyuca sürekli “vay, bu karakter cidden şeytani” cümlesini o kadar çok söyletmektir ki bir süre sonra karakteri sıkıcı hale getirir. Diğeri ise karakteri fazla sempatik yaparak en başta insanların kendisine hayranlık duymasına sebep olan “tehlikeli” hissinden uzaklaştırmaktır.
Daha ilk sayıdan itibaren, Darth Vader’ın yaratıcıları Ackbar’ın uyarısına kulak vermiş ve tüm bu tuzakları atlatmış gözüküyorlar.
Yaratıcı ekibin başarısının bir kısmı, Sith’in karanlık lordunu aşırı sinir bir patron gibi göstermelerinde yatıyor. Jedi’ın Dönüşü’ne baktığımızda İmparator Palpatine’in Vader’ı, Asi İttifakı’nın üzerine adeta bir gazap gibi salınacak şanlı bir sağ kol olarak gördüğünü hissediyoruz. Bu görüş, bu çizgiromanda da sürdürülüyor; Star Wars Bölüm IV: Yeni Bir Umut’un sonrasında geçen hikayede Vader’ın efendisinin saygısını kazanmakta yaşadığı zorluklar anlatılıyor.
Gillen ayrıca öncül üçlemeye de göndermeler yapıyor ve Bölüm I-II-III’deki politik entrikalara da değiniyor. İmparatorluk’un tek bir yaşlı, şeytani adamın iradesi sayesinde kurulup kuvvetlenmiş politik bir yapı olduğu hissettiriliyor.
Darth Vader’a sempati duymak oldukça tuhaf bir his. Ancak Palpatine onu yerin dibine soktuğu zaman bu hisse çok da engel olunamıyor. En sonunda Vader’ın karanlık tarafa geçmeden önce dahi bir baba figürü arayan, “hasarlı” bir adam olduğu hatırlatılıyor.
Bu hasarlı olma durumu yalnızca duygusal değil, zira bir zamanlar Anakin olarak bilinen adamın bedeni yıllar önce yanmıştı. Ancak aldığı hasar onun kuvvetli bir düşman olmasına da engel olmadı. Çizgiromanda, Darth Vader’ın Jabba’nın bir oda dolusu adamını sadece kıpırdayarak indirdiği harika bir dövüş sahnesi var. Bu sahneyi harika yapan ise Vader’ın hareket etmekte gösterdiği tasarruf.
Hayranlığı yıllardır süregelen kişiler için Vader’ı bu şekilde dövüşürken görmek ise pastanın kreması oluyor, çünkü Vader’ın sibernetik vücudu pek de çevik değil – Vader böyle savaşıyor çünkü öyle yapmak zorunda. Fakat düşmanları bunu bilmiyor. Fiziksel zayıflığını gizlemek zorunda olan adam, karşısındakinin sadakatini veya korkusunu kazanmalı.
Vader’ı ilgi çekici bir karakter yapan diğer bir detay da empati göstermemesi. Opak miğferi, karmaşık duygular fırtınasının üzerinde adeta bir kapak gibi duruyor. Her tür gurur, pişmanlık, küstahlık ve mutsuzluk, maskesinin arkasında kaynıyor. Larocca, ışık, kamera açıları ve vücut dilini kullanarak Vader’ın duygusal durumunu göstermekte harika bir iş çıkarmış. Başının bir hareketi veya yumruk yapılmış bir el ile Vader’ın öfkesi anlaşılıyor.
İlerleyen safhalarda Vader’ın daha önce bilinenlere kıyasla daha entrikacı olduğunu görebiliyoruz. Luke Skywalker ile karşılaşmaları sırasında, intikam dolu olan Luke’un elinden ışın kılıcını alıyor ve bunu kendi amacı uğruna yapıyor. Bu çömez Güç kullanıcısının kim olduğunu öğrenmesi gerekiyor ve bunu Palpatine farketmeden yapmalı.
Yeni Genişletilmiş Evren’in bir parçası olan Darth Vader çizgiromanı, oldukça sürükleyici bir akışa sahip. Darth Vader’ın hikayesinin nasıl sona erdiğini hepimiz biliyoruz, fakat o an gelene kadar başından neler geçtiğini öğrenmek için bu çizgiromanı edinmelisiniz.