Star Wars’un Gizli Kahramanları

Filmlerdeki en ufak detaya dahi takılan Star Wars hayran kitlesinin takıntılı olması sayesinde, bugün Star Wars galaksisindeki herkesin kendine ait bir hikayesi var. Bugün sizinle öncelikle, Jedi’ın Dönüşü’nde sadece birkaç saniye gözüken kafatasının sahibi olan, ve sayesinde (dolaylı da olsa) İmparatorluk’un yenilgiye uğradığı Bidlo Kwerve’nin hikayesini paylaşacağız.

Eminiz bunun üzerinde çok düşünen olmamıştır – ne de olsa 136 dakikalık Jedi’ın dönüşünde birkaç saniye gözüken – Luke Skywalker’ın Jabba’nın Rancor’unu öldürmek için kontrol paneline fırlattığı kafatası, belki de Star Wars efsanesindeki en önemli objelerden biri.  Kafatası sayesinde Luke’un hayatı kurtulmakla kalmıyor, Galaktik İmparatorluk’un çöküşü ve Jedi Düzeni’nin hayatta kalması da sağlanıyor. Kafatasının sahibi ise, olaylı bir geçmişe sahip bir adam olan Bidlo Kwerve, ve bir genişletilmiş evren karakteri olduğu için Han Solo’yu da tanıyor.

Bidlo Kwerve, aslında kendisi ve kafatası arasındaki bağlantı kurulana kadar bir karakter olarak kendini gösterebilmiş biri. Eski West End Games’in Star Wars rol yapma oyunlarının kaynak kitaplarında, arkaplan olaylarında yer alması için yaratılan Bidlo, Jabba’nın himayesinde olan Corellia’lı bir kaçakçıydı. Sadık bir adam olan Kwerve, sürekli olarak Hutt’ın emri altındaki diğer korsan ve belalı tiplerle dalaşır ve kendine daha fazla güç arardı – Han Solo ile tartışmadığı zamanlarda ise Jabba’nın sağ kolu olabilmek için Bib Fortuna ile rekabet ederdi.

Dark Horse çizgiromanlarından oyun kartlarına, ve hatta “Tales from Jabba’s Palace” gibi sevilen romanlarda dahi yer alan Kwerve, Star Wars genişletilmiş evrenindeki bazı çok önemli olaylara şahitlik etti. Han Solo, Jabba’yı arayıp İmparatorluk’tan kaçmak için baharat yükünü atmak zorunda olduğunu bildirmek için aradığında çağrısını kabul eden kişi o’ydu. Hatta Kwerve, Rancor’u Jabba’ya hediye eden kişiydi, Kwerve bu hediyesi sayesinde Hutt’ın sağ kolu olacağını garantilediğini düşünmüştü.

Fakat kaderin alaycı bir cilvesi ile, Kwerve, Rancor’un ilk kurbanı oldu. Jabba, Kwerve ve Bib Fortuna’dan “sağ kol” veya “büyük onur” arasında seçim yapmalarını istedi. Kwerve “büyük onur”u seçince, Jabba bu onurun yeni evcil hayvanına yem olarak atılmak olduğunu açıkladı. “Tales from Jabba’s Palace” romanında Kwerve’nin kaderinden bahsedilmesinden iki yıl sonra, 1998’de Decipher’dan çıkan Star Wars kart oyunu, Kwerve ve Jedi’ın Dönüşü’nde görülen kafatası hakkında ilk bağlantıyı kurdu

Bunun eski genişletilmiş evrene ait unutulmuş saçma karakterlerden biri olduğunu düşünebilirsiniz, fakat bu karakter Disney’in yeni Star Wars evreninde “canon” hale geldi. 2016’da çıkan “Star Wars: Complete Locations” kitabında Rancor Çukuru’nda yer alan kafatasının Bidlo’ya ait olduğundan bahsediliyor.


Bahsedeceğimiz diğer bir karakter ise, Star Wars evrenine adımını “Star Wars: Masters of Teras Kasi” adlı, çok da başarılı olmayan bir Playstation oyunu ile atan Hoar.

Asıl adı, daha sonra çıkan genişletilmiş evren materyallerinde KkH’Oar’Rrhr olarak ortaya çıkan Hoar, Klon Savaşları’nda meydana gelen olaylarda Shmi Skywalker’ı kaçıran Rrhr adlı Tusken Akıncıları klanındandı. Filmden bildiğimiz üzere Shmi onların yüzünden ölüyordu ve oğlu Anakin de buna karşılık köydeki tüm erkek, kadın ve çocukları öldürmüştü…o sırada daha iyi bir binici olabilmek için Bantha’sı ile kaynaşmak üzere köyde bulunmayan Hoar hariç.

Geri dönüp halkını katledilmiş bulan Hoar, adanmışlık hissini kaybetti ve kendisini kabul ettirmek için diğer Tusken’ları aradı – bir süre sonra Cumhuriyet’in son günlerinde bir Jedi Şövalyesi olan ve ileride Sith Lordu Darth Krayt’a dönüşecek olan A’Sharad Hett’in klanı tarafından kabul edildi.

Hoar, Hett’in klanına katılmadan önce Obi-Wan Kenobi’nin yaşadığı yeri bastı ve Anakin’in eski ışın kılıcını buldu – ondaki Güç duyarlılığı bu kılıca dokunduğunda tetiklendi ve bir vizyonda köyünü katleden “İblis Yabancı”yı gördü.

Doğal olarak Hett, Hoar’daki Güç duyarlılığını keşfetti ve onu Güç eğitimi için öğrencisi olarak yanına aldı, onu geleneksel Tusken Gaderffi sopasını kullanırken Güç yeteneklerini nasıl kanalize edebileceği konusunda eğitti – ki bu da antik Teras Kasi sanatı oluyor.

Hett bir düelloda Obi-Wan tarafından yenilip diğer Tusken’lar tarafından aşağılanınca, Hoar birkaç takipçi ile galaksiyi keşfe çıktı ve bir süre sonra Maw adındaki bir karanlık Jedi tarafından karanlık tarafa döndürülüp, bilgi ve güç için antik Jedi tapınaklarını yağmalamakla görevlendirildi.

Bu yağmalamalar, neticesinde Hoar’u İmparator’un Elleri’nden biri ve diğer bir Teras Kasi ustası olan Arden Lyn ile çalışmaya götürdü. İkisi başta düello yapsa da, Lyn Hoar’u yendikten sonra onu eğitip dövüş yeteneklerini geliştirmeye karar verdi – ve bu süreçte ona Luke Skywalker’dan nefret etmeyi öğrendi. Hoar, Luke’u vizyonlarındaki “İblis Yabancı” ya benzettiği için bunda pek zorlanmadı.

Hoar intikam için Luke ile birkaç kere çarpışmayı denedi, fakat her seferinde Obi-Wan Kenobi’nin ruhu tarafından geri püskürtüldü. Hoar ve Lyn daha sonra Darth Vader ile karşılaştılar, Hoar onu bir şekilde tanıdı ve kafasında şu olasılıklar oluştu:

  • Luke aslında gizlice Vader idi
  • İki tane “İblis Yabancı” vardı
  • Giderek deliriyordu

Üç olasılığı da görmezden gelmeye karar verdi. Luke ile ilk ve son kez dövüşüp onu yendi fakat son anda karar değiştirip Vader’ı avlamaya ve aradığı intikamı bulmaya karar verdi.

Yıllar sonra Hoar, Vader’ı Shumari gezegeninde köşeye sıkıştırdı, klanını katleden adamdan intikamını almaya hazırdı. Hoar neredeyse Vader’ı yeniyordu ki Vader’ın öğrencilerinden biri olan Tao tarafından durduruldu. Tao, Hoar ile olan dövüşünden aldığı yaralar sebebiyle öldü. Tao ölürken son sözlerinde aydınlığa dönmesi için Vader’a yalvardı, muhtemelen Vader bu sözler üzerine kafasının içinde oğluyla beraber İmparator’u indirme planları yapmaya başladı.

Son olarak Hoar’un “canon” bir karakter olmadığını belirtelim.


Yorumlar

Konuyla ilgili görüşünüz nedir?

error: İçeriği kullanma izni için bizimle temasa geçin.